Ich denke, Märsche usw. sind gute Dinge, um die Öffentlichkeit auf dieses Thema aufmerksam zu machen, aber die Leute, die solche Anstrengungen unternehmen, sind ohnehin nicht diejenigen, die solche Ergebnisse erzielen werden. Was können wir sonst noch tun?

https://i.redd.it/yu05m70s7wtd1.jpeg

Von Broad_Percentage1972

4 Comments

  1. Hiç.

    Neyin farkındalığı arkadaş…? Hangi farkındalığın Savcıya, Polise ve Hakime görevini yaptırmaya gücü var?

    Sanığı suçüstü yakalayan polis “savcı” talimatıyla serbest bırakıyor…

    Savcının delillerle ortaya koyduğu suçtan “hakim” beraat veriyor…

    Ağzından Atatürk düşürmeyen, televizyonlarda vızır vızır ağlayan bazı ağır ceza avukatları da hiç çekinmeden böyle tiplerin avukatlığını yapıyor…

    Hangi farkındalıkla çözülür?

    Sandık desen…

    Sandıkta da durum aynı, AKP gitsin, CHP gelsin, zihniyet değişmeyecek…

    Kamu görevlisi yüzünden zarara uğradık, Dava, İstinaf, Temyiz derken suçun üstünden 10 yıl geçti… o ceza dairesinden bu ceza dairesine Yargıtay’da top gibi atılan dosyaya verilen son yanıt: “8 yıllık zaman aşımı nedeniyle düşme – Beraat”

    Bu ülkenin olayı bu, suç işle, bir şekilde kaç, kral sensin…

  2. Hayali_Warrior on

    Kendi yaptıklarımdan bahsetmek istiyorum. Yanlış olduğunu düşünen, ya da öneri vermek isteyen varsa dinlemeye açığım.

    Okuyorum. Önce kendiniz farkında olmazsanız kimseye hiçbir şeyi temeli sağlam bir şekilde anlatamazsınız. Benim en çok ilgilendiğim alan kadın hakları ve psikoloji oldu. O yüzden o alanlarda bilinçlendim. Anlatmaya çalışsam da genelde dinlemiyorlar o ayrı. 🙂 Youtube için haremden kaçan prenses diye bir video bile yaptım. Ama içerik üretmek sandığımdan daha yorucuymuş. Ahshshsh Hitabetine güvenen kanal açıp inatla iletişim halinde olabilir.

    Sosyal çürüme tabirini ilk defa bir akademisyen sokak röportajı verirken kullandı. Ondan sonra bu tabir popüler oldu. Sorunlara ad koyabilmek ve somutlastirabilmek çok önemli. Sosyal bilimleri küçümsemek çok kötü bir şey. Gelişmiş ülkelerde bu alanlara daha çok yatırım yapılıyor. Elimizdeki en ulaşılabilir güç bilgi sahibi olmak. Bir çoğumuzun parası yok, olmayacak da. Ama pdf olarak bile bunlara ulaşıp insanlara anlatabiliriz.

    Bizi en çok uzaklaştırmaya çalıştıkları ve imajını xedeledikleri şey de bu. Düüümdüz okumak ve bilgili olmak. Eğitimi de bilerek mahvettiler. Buna karşı direnebiliriz. Mesela Ulusların Düşüşü, Turkiye’nin Geri Kalmışlığının Tarihi gibi kitaplar okuyup bunları paylaşabiliriz. Çok değerli videolar var ama az izleniyor. İngilizce’de bu konular malesef daha çok izleniyor. Kanal açmıyorsanız da en azından bu alanda içerik uretenlere destek olun. Ülke cahillestikce ve cahile saygı arttıkça ne hale geliyoruz bi bakın.

    Bunların hiçbirini yapamıyorsanız, hiçbir konuda açıklama yapmayan influencerları takipten çıkın.

  3. yürüyüşler harika bir gaz alma yöntemidir. gider bağırır çağırır öfkenizi yönetebilir hale gelirsiniz. 2-3 gün gider sonra eve geçer oturur çay koyar netflix açarsınız.

    asıl gücü olan şey sürekli devletle iletişim içinde olmaktır. neden devlet sürekli tarikatların istediğini yapıyor sanıyorsunuz? stk gibi çalışıp sürekli baskı kuruyor adamlar. siz 50.000 tane dilekçenin nasıl bir gücü olduğunu biliyor musunuz? çoğunuzun kamu kuruluşlarında tanıdıkları vardır. bir torpil gerektiğinde hemen bunlara koşuyorsunuz değil mi? toplumun can damarı için gerekli olan konularda neden bu tanıdıklarınızla istişare yapmıyorsunuz?

    en önemlisi de sizsiniz. farkındalık sahibi insan sayısı ne kadar fazlaysa yok oluşa karşı direnç o kadar kuvvetlidir. siz oldukça sizin gibi başkaları da olacak. “olmak” ve “yapmak” farklı şeyler sanıyorsunuz belki ancak sosyolojide böyle değildir. farkındalığınızı ve bilginizi artırdıkça kendi kabiliyetinizce düzeltme fırsatları da önünüze çıkacaktır zaten.

  4. kuzeydengelen10 on

    açıkçası amaç iyi fakat sorun zaten öfkden olmuyor mu bence öfkeyi nefreti azaltmaya yönelik bir slogan daha hoş olurdu

Leave A Reply